20 Nisan 2009 Pazartesi

CROCKETT & TUBBS - MIAMI VICE - 1984


MIAMI VICE

1980'li yıllar her yönüyle dünya için yeni bir yol haritasının çizilişidir. Politikadan teknolojiye, modadan gündelik sosyal yaşam akivitelerine herşeyin kendine has bir çizgiyle dinamizmle buluştuğu bu yıllar suç hikayelerinin yeniden adaptasyonlarına da şahitlik eder.

1970'lerde keşif ve arayışlarını sürdüren suç hikayelerinin 80'lerde ki görkemli değişiminin mimarlarından biriside kuşkusuz Michael Mann ve televizyon dizileridir. Sinematik Mafia'ya ilk başladığımız dönemlerde ele aldığımız CRIME STORY'nin kendi dünyasında ki başarılı konseptinin yolunu açan MIAMI VICE'nin de sadece görsel dünyada değil gerçek zamanda da sıkı bir takipçiler ordusunu yarattığı bir gerçek.


Brian De Palma'nın suç klasiği SCARFACE ile parlayan Miami suç imparatorluğu ve uyuşturucu derebeyliğinin bir başka usta isim Michael Mann ile yeniden gündeme getirilerek 5 sezon boyunca yayında kalabilecek bir başarıya imza atmasının ardında 1980'ler le beraber yeni bir soluk almaya karar veren dünyanın içinde ki tüm değişimlerin bu seri içerisinde birer parça kendi yerini bulabilmesi yatmaktadır.

Narkotik Şubenin seçkin bir ekibinin üyesi olarak uyuşturucu satıcıları gibi lüks bir hayat yaşayarak kamufle olan ve her türlü operasyona dürüstlüklerinden taviz vermeyerek girişen Sonny Crockett (Don Johnson) ve zenci ortağı Ricardo Tubbs'ın (Philip Michael Thomas) serüvenleri bir intikam hikayesi ile başlar. Kendi bürolarında dahi uyuşturucu işinden büyük paralar kazanan muhbir polislerin, bozuk olan özel yaşamlarının, geçmişlerinde unutmak için uğraş verdikleri tüm hatıraların Miami'nin güneşle yıkanan caddelerinde karşılarına çıkışına şahit oluruz. Bir kaç bölümün ardından bu ekibin başına gelen yüzbaşı Castillo'nun da (Edward James Olmos) en az emrinde ki adamlar kadar ilginç bir yapısı bulunmaktadır.



Versace marka gömlekler, blazer ceket, keten takım içerisinde rengarenk bodyler, timberland ayakkabı gibi pek çok görsel öğeyle takipçilerinin ulaşabileceği sınırlarda bir modanın öncülüğünü yapan bu dizinin ulaşılması güç imrenilme dozajı yüksek lüks bir teknede evcil(?) bir timsahla yaşamak, Ferrari veya Lamborghini gibi araçlarla suçlu peşine düşmek gibi görsel açıdan limit üstü öğeleride mevcuttur. Bununla beraber Jan Hammer'in ana temaları ve her bölüm konuk bir hit parçanın senaryoya bir şekilde yedirilişi ile dönemin top list parçalarının nerdeyse tümü canlı performanslar veya plak kayıtlarıyla diziye eşlik etmektedir.

Michael Mann'in sinematik anlatımının en önemli öğesi olan dramatik bir atmosfer için gerekli tüm ikilemlerinde seyirciye özenle verilişi bu diziyi önemli kılan bir diğer unsurdur. Öyle ki rüşvet yiyen bir polisin normalde elde ettiği ücretle çocuklarını nasıl okutabileceğinden tüm meslektaşlarının başına geldiği gibi nerdeyse bitmek üzere olan bir evliliğin ikilemlerinin zorladığı yanlış kararlar dürüst polisleri bile düşüncelere sevkeder. Öte yandan gece gündüz peşlerinde oldukları uyuşturucu patronlarının genellikle ilk duruşmaların ardından salıverilmeleri de hikayelerin pek te bilindik sonlarla bitmeyeceğini göstermektedir.

Miami Vice kanun koruyucuların oynadıkları bir polisçilik oyunu olarak hayatın doğal akışı içerisinden bir kesittir.

Yazan: Gökay GELGEC - Yojimbooo

MIAMI VICE Açılış :

1 yorum:

Travis dedi ki...

sarmıyo..